21 Aralık 2012 Cuma

Kiyamet kiyamet dediler...

Efendim,
Bir hicten ibaret olan bendenizin, hayretlere gark olmamiz gerekirken lakirtiya donusen kiyamet hakikatindaki yaziyi kaleme aldigim su vakitler, Mayalarin zihnimize kaktiktiklari dunyanin mefhum sonuna dakika dakika yaklastigimiz saatler, okyanusun oteki tarafinda. Beri tarftakiler, huuuu, yok oldunuz mu?

Ses gelmez...

Disardan kuru bir isteklilikle bekledigimiz isaretler hicbir zaman gelmez. Istegimizi dayandirdigimiz bir yucelik olmadigi muddetce tas seker, yildiz kayar, duvardaki tablonun civisi gevser...Bu liste a bak yaprak dustu amaya kadar gider. Biz butun kutsal kitaplarda okuduklarimizin, mitoloji oykulerindeki gizli mesajlarin hepsini madde dunyasinda arar dururuz, elimizde de kor isikli bir el lambasi ile hemde, yari bilgili aklin isigidir bu.

Aklimizin o tam isimasi icin ne ronesans, ne devrimler, ne baskaldirilar birturlu yeterli olmamis,
-izimler tasarlanmis,toplum mimarligina gidilmis,yasaklar konmus,adalet bile unutulmus ugruna (pes ya di mi pes). Bu akil bir turlu isimamis. Neden mi? Bu fakir sahsiyet, bendeniz, izin verin sirtindaki cuvalinda biriktirdigi bilgilere bir baksin...

Cok lakirti cikmadi o cuvaldan zira biz kimiz ki neyi aciklayacagiz. Cika cika bu cikti: Derlerki hakikat gunesi batarmis insanin dogusu ile, madde alemine adim attigimizda, cunku sinirli aklin sahasinda o gunes yakarmis biz Adem Havvalari. Benlik kiyafetine burunmus oldugu icin cenneti unutuan iblis melegi, yapmis etmis birseyler, o riza edenlerin teslim olanlarin ve yaraticinin hikmetinin isigindaki huzur cennettinden kovulmus bu ulu cift. 

Hakikat gunesi batmis bir kere. Benlikten arinana dek karanlik her yer bize. Hani derler ya gunes ne zaman battigi yerden dogarsa kiyamet o vakit kopar diye. Iste gonlunuzde, kalbinizde, olmeden once o hakikat gunesinin battigi yerden yeniden dogmasi gerek. Olmeden once olmek gerek. Bu mana kiyameti ki, iste o birturlu isimayan akil ancak gonulden yeniden dogan o gunesle aydinlanir. Ampuller falan ise yaramaz yani. Herbirimizin kisisel kiyameti olan olum (madde kiyameti) kapiyi caldiginda cok gec olmasin. Bosuna sinav dememisler bu hayati.

Ha dunyanin bir sonu var mi? Kimbilir belki icine bir evren sigmis insanoglunun bu anlattigimiz kiyamet simulasyonu makro boyutta bu evren icinde gecerlidir. Gun gelir gunes son bir kez batidan batar,dunyanin donusunu durduruacak o buyuk gok cismi gelir carpar,gunes battigi yerden yeniden dogar. Hayal alemi lakirtisi iste, bir Lars Von Trier filmi yada bir Jules Verne romani gibi. Insan ancak kendi mana dunyasina indirgediginde vakif oluyor bir bilgiye, yoksa sirtindaki cuvalda tasir durursun o bilgiyi.

Kissadan hisse:Yaratici ile iletisime gecin diyor Mayalar. Goz korkutarak neyi yapmis ki bu insanoglu ey Maya kavmi. Idrak icin bilme, bildigini anlamak icin de sevgi atesi gerek. O sonmeyen atesin bir kaynagi varsa onun gizli haritasini koysaydiniz ya cebimize takvim yerine.

Sevgi ve muhabbetle kaliniz...
Daglarkizi





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder